Hastalıklar
Kısırlık Nedir?, Nasıl Anlaşılır?
Kısırlık İle İlgili Gerçekler
Kısırlık şüphesiz çağımızın en büyük sorunları arasında yer almakta. Bir çok çiftin hayallerinin önüne geçen bir engel. Bunun çiftlere yansıması da cabası. Özellikle toplumumuzda bu sorun yüzünden birçok evlilik boşanma ile sonuçlanmaktadır. Birçok insan bu sorunun ne olduğunu bilmemekte ve bunun için hiçbir şey yapmamaktadır. Kısırlığın ne olduğunu bilmek için aslında gebeliğin nasıl meydana geldiği de bilinmelidir.
Gebeliğin meydana gelebilmesi için yumurtalıklardan atılmış bir yumurtanın erkeğin spermi ile bir araya gelmesi gerekmektedir. Bu olaya döllenme adı verilir ve bu kadının tüplerinde gerçekleşen bir olaydır. Döllenmiş olan yumurta rahim boşluğuna düşer ve bu şekilde gebelik meydana gelir. Yani kısaca gebeliğin meydana gelebilmesi için sağlıklı bir yumurta, sağlıklı bir sperm, bir tüp ve döllenmiş yumurtanın düşebileceği bir rahim boşluğu lazımdır. Ayrıca normal doğurgan özelliği olan çiftlerde normal sıklıkta cinsel ilişkiye girilmesi durumunda aylık olarak gebe kalma oranı %25’dir. Bu bahsedilen oran 1 yılın sonunda %85, 2. yılın sonunda ise %90 olur.
Gelelim kısırlığın ne olduğuna. Kısırlık –ki bu tıp dilinde İnfertilite olarak adlandırılır- istenildiği halde çocuk sahibi olamama durumudur. Özellikle bizim toplumumuzda oldukça yaygın olarak görülen ve maalesef büyük bir sorun oluşturan olaydır.
Kısırlık, en az 1 yıl herhangi bir korunma yöntemine başvurmaksızın haftada 2 veya 3 kere girilmiş olan cinsel ilişkilere rağmen gebeliğin elde edilmemesi durumudur. İnfertilite olarak adlandırılan bu durum tüm dünyada birçok çiftin üreme teknikleri denilen tekniklere başvurmasını sağlar.
Kısırlık sorunlarının %50’si erkek tarafında oluşur. Erkekte bulunan üreme sisteminde oluşan fonksiyon bozuklukları bu sorunun başında gelir. Kadın tarafında gerçekleşen sorun da kısırlığın yine &50’sini oluşturmaktadır. Kadın tarafında ise sorunlar yumurtlama bozuklukları ve rahim içinde meydana gelen problemlerdir. Peki kısırlık nasıl anlaşılır?
Eğer bir çift 1 yıldan uzun bir süredir korunma yöntemlerine başvurmadığı halde bebek sahibi olamıyorsa, kadın tarafında düzenli adet görememe veya hiç adet olmama gibi bir durum varsa, kilo alımı ve kilo alımına bağlı gelişen hormonel bozukluklar görülüyorsa, aşırı derecede kıllanma ve sivilcelenme gibi durumlar varsa şüphelenilmelidir. Ayrıca kasıklarda oluşan ağrı ve kramplar, ve tabi ki erkekte sperm (meni) azalması varsa doktora başvurmanın zamanı gelmiş demektir.
Fakat bunlar tam olarak kısırlık belirtisi sayılamaz. Bu hassas bir konudur ve dolayısıyla bu konuda genişçe araştırmalar yapılmalıdır. Yapılan testler ile bu sorun belirlenmelidir. Hiç spermi olmayan erkeklerden alınan doku örnekleriyle beraber laboratuar ortamında sperm üretildiğini aklınızdan çıkarmamalısınız.
Bu konuda çiftlere yapılabilecek en iyi tavsiye elbette yaşlarını geçirmemek olacaktır. 40 yaş ve üstünde olan kadınlarda doğurganlık özelliğinin oldukça büyük bir düşüş gösterdiği bilinmelidir. Aynı şekilde erkek tarafında da yaş ilerledikçe cinsel ilişkinin azalması doğurganlığı düşüren sebepler arasında yer alır. Bu nedenle yaş konusuna ayrıca dikkat etmelisiniz.
Eğer cinsel birleşmeleriniz arasına fazla mesafe koyarsanız bu sizin hamile kalma şansınızı da düşürür. Sigara ve alkol de bu sorunun tetikleyen en büyük unsurlardan birisidir. Dolayısıyla hayallerinizi düşünmeniz ve eğer bu hastalığa yakalanmışsanız eşinizle beraber birbirinize moral vererek tedaviye başlamanız sizin için en iyisi olacaktır.
0 yorum