Anne & Çocuk
Hamilelikte Protein Tüketiminin Önemi
Beslenme uzmanları gebelikte iyi kalitede protein tüketilmesini öneriyor. Meraklikadin.com sizler için dikkat etmeniz gereken noktaları yazdı.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Hümeyra Taşçıoğlu, hamile olduğunu öğrenen kadınlar için öncelikle “Acaba bebeğim için yeterli besleniyor muyum?” endişesinin ön plana çıktığını anlattı. Uzman Taşçıoğlu, fazla kilolar varsa gebe kalmadan önce sağlıklı beslenmeyi hedef edinerek ideal kiloya ulaşılmasını isterken şöyle dedi:
“Beden kitle endeksi normal olan gebelerde önerilen kilo alımı 9 – 12.5 kilo arasındadır. gebelik esnasında aşırı kilo alımı durumlarında; yüksek tansiyona daha sık rastlanır. Bu durum ise gebelikte ve doğumda sorun yaşanmasına sebep olur. Protein depolanması ve gereksinimi gebelik ilerledikçe artar. Yumurta taze ve iyi pişmiş halde tüketilmelidir. İçinde pişmemiş et olan çiğ köfte gibi besinler bu dönemde asla tüketilmemelidir. Hamileliğin ilk 3 ayında besin gereksiniminin gebelik öncesi ile aynı olabileceğini veya hafif artış gösterebileceğini belirten Taşçıoğlu, şöyle devam etti:
“Sonraki dönemde yaklaşık 300 kilo kalori ek enerji gerekir. Bu da her öğünde 1 – 2 kaşık fazla tüketilerek karşılanabilir. Mutlaka bir öğün et, bir öğün sebze olacak şekilde ve öğünlerin yanında salata, yoğurt/ayran, ekmek/pilav/makarna/çorba gibi tahıllar eşlik edecek şekilde öğün planı yapılmalıdır. Omega 3 ve Omega 6 doymamış yağ asitlerinden zengin olan balık tüketimi olmazsa olmazlar arasındadır. Gebelik süresince haftada 2 kez balık tüketilmelidir. Balık tüketilemiyorsa da balık yağı ile desteklenmelidir. Yapılan çalışmalarda balık yağının anne karnında, bebeğin zihinsel ve bedensel gelişimi üzerine olumlu etkilerinin olduğu görülmüştür. Ayrıca gebeliğin son dönemlerinde bebekte beyin ve retina gelişimi için gereklidir. Günde 2,5-3 litre su içilmelidir. İnsan bedeninin yüzde 55-60’ı sudur ve yenidoğan bebeğin su oranı yüzde 70 civarındadır, ayrıca gebelik döneminde yediğiniz besinler plasenta ve Kordon sayesinde su aracılığıyla bebeğe taşınmaktadır.”
Diyetisyen Hümeyra Taşçıoğlu kafeinin, kahve, çay ve çikolata gibi bazı yiyecek ve sıcak içeceklerde doğal olarak bulunduğunu, ayrıca bazı yumuşak içeceklere ve enerji veren içeceklere de katıldığını anlattı. Uzman Taşçıoğlu şöyle devam etti:
“Günde 300 miligramdan fazla kafein almamak önemlidir. Çünkü yüksek miktarda kafein doğumda bebeğin kilosunun düşük olmasına ve hatta düşüklere yol açabilir. Gebelikte bulantı ve kusmalar özellikle gebeliğin ilk üç ayında daha belirgindir. Çok yağlı ve baharatlı yemeklerden, ani hareketlerden kaçınmak gerekir. Sabahları kuru ekmek, Çubuk kraker bulantıyı bastırabilir. 2 – 3 saatte bir sandviç veya meyve gibi hafif gıdalar rahatlama sağlar. Ayrıca sıvı alımı yemeklerle birlikte değil yemek aralarında alınmalıdır. Gebelikte kanda demir, kalsiyum, magnezyum ve çinko düzeylerinde bir miktar azalma gözlenir. Folik asit, vitamin B6 ve vitamin B12’de yarıya yakın azalma oluşur. Bakır ve D vitamini düzeyi ise artar. Gebelikte beslenme için yeterli kalori ve protein içeren, uygun kilo artışını sağlayacak tüm dengeli diyetler, genellikle demir hariç gerekli tüm mineral ve vitaminleri içerirler. Düzenli egzersiz yapılması önem taşır. Özellikle de her gün yapılan 30-45 dakika yürüyüşün bebeğinizin hareketleri, doğumunuzun rahat olması, fazla kilo almamanız ve stresinizi yenme üzerine çok önemli katkıları bulunmaktadır. Gebelik döneminde yapılan egzersiz bağırsak hareketlerinizi artırarak kabızlığa engel olur.”
0 yorum