Böğürtlenin Faydaları Nelerdir, Zararı Var mıdır?

 Meraklı Kadın | 10 Nisan 2017

Yol kenarlarında, ormanlarda ve hatta parklarda görebileceğiniz böğürtlen, herkes tarafından bilinen bir meyvedir. Dalları ve gövdesi dikenlerle örtülü olan böğürtlenin küçük bir yapısı vardır, ayrıca oldukça lezzetlidir. Kırmızının tonları ve siyahımsı renklerde yetişir ve ülkemizde de sıklıkla görülen bir kır meyvesidir. Bahçelerde genellikle aşılı böğürtlen yetiştirilir, ancak bunların tadı doğal ortamında yetişen gibi olmaz. Gülgiller familyasına ait olan meyvenin halk arasında anılan değişik isimleri de mevcuttur; karamama, diken çiçeği, yabani üzüm, kedi dutu ya da diken dutu.

Böğürtlen bol miktarda ellagic asit içeren bir meyvedir ve bu özelliği ile kansere karşı tüketilebilir. Bunun yanı sıra, göğüs ve rahim bölgelerinde oluşan tümörlerin gelişmesini de önler. Meyvenin içeriğinde organik asitler, mineraller, vitaminler, elma asidi, limon asidi ve uçucu yağ mevcuttur, aynı zamanda harika bir C vitamini deposudur.

Böğürtlen Hangi Vitaminleri İçerir, Hastalıklara Karşı Böğürtlen Kullanımı, Böğürtlen Çayının Faydaları Nelerdir, Böğürtlen Şurubu Nasıl Yapılır, Böğürtlenin Faydaları ve Zararları Nelerdir?

İçeriğinde antosiyenin adlı bir madde barındıran böğürtlen, antioksidan etkiye sahiptir ve bu sayede kanser hastalığına iyi gelir. Meyvenin yapraklarında ise bir takım organik asitler, tanen ve şeker mevcuttur. Böğürtlen, yetiştirmesi oldukça kolay bir meyvedir, koruyucu bir ilaca ya da gübreye ihtiyaç duymaz. Şayet sulama işlemi doğru yapılırsa, iri taneli böğürtlenler elde edilir.

Böğürtlen Hangi Vitaminleri İçerir, Etkileri Nelerdir?

• B gurubu vitaminler bakımından zengin olan böğürtlen, bilhassa büyüme çağındaki çocukların ve yaşlıların sağlığı açısından oldukça faydalı bir meyvedir.
• Ellagic asit içermesinden dolayı kansere karşı etkilidir.
• Kanserin yanı sıra, diyabet ve kalp hastalıklarını da önlediği saptanmıştır.
• Zengin miktarda A ve C vitamini içerir, antioksidan etkisinden dolayı kanser hücrelerinin çoğalmasını önler.

Böğürtlenin Hastalıklara Karşı Kullanımı

Anjin, Boğaz İltihabı: Öncelikle yeterli miktarda böğürtlen yapraklarını kaynatın. Ardından karışıma bal ekleyin ve gargara yapın. Bu karışımı çay olarak da hazırlayabilirsiniz. Düzenli olarak tüketildiğinde boğazda ortaya çıkan iltihapların kurutulmasına yardımcı olacaktır.

Soğuk Algınlığı ve Tansiyona Karşı Kullanımı: Bir miktar böğürtlen yaprağı, biberiye ve naneyi birlikte kaynatın. Karışımı bal ile tatlandırdıktan sonra tüketebilirsiniz. Soğuk algınlıklarına karşı çok iyi gelen bu karışım, tansiyonun düşürülmesini de sağlar. Tansiyona karşı hazırlayacaksanız; bir miktar böğürtlen yaprağı, zeytin yaprağı ve kekiği kaynattıktan sonra balla tatlandırıp içebilirsiniz.

Kanı Temizlemek ve İshali Önlemek İçin Kullanımı: Kanı temizlemek için; bir miktar böğürtlen yaprağı, zeytin yaprağı ve kekiği kaynatıp bal ile tatlandırdıktan sonra tüketebilirsiniz. İshale karşı kullanacaksanız, yalnızca böğürtlen yaprağı kaynatın ve balla tatlandırdıktan sonra için.

Böbrek Kumu, Mayasıl ve Egzama: Mayasıl ve egzamaya karşı kullanmak için; yeteri kadar böğürtlen yapraklarını kaynatın ve balla tatlandırdıktan sonra tüketin. Böbrek kumlarına karşı; ayrık otu kökü ve böğürtlen kökünü kaynattıktan sonra balla tatlandırıp tüketin. Bu karışım böbrek kumlarının dökülmesine katkı sağlamaktadır.

Mide İltihabı ve Basur: Mide iltihaplarına çok iyi gelen böğürtlen yapraklarını kaynatın ve balla tatlandırıp tüketin. Basuru iyileştirmek için; yalnızca böğürtlen yapraklarını kaynatın ve balla tatlandırarak tüketin. Bu karışım kabızlığa karşı da etkilidir.

Ağız İçi Yaraların Tedavisi ve Vücuda Enerji Kazandırmak: Vücudun ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlamak için böğürtlen şurubu ve Marmelat’ ı tüketilebilir. Bu ürünler, kanın temizlenmesine de yardımcı olur. Ağız içi yaraların tedavisi için; bir miktar böğürtlen yaprağını kaynatın ve balla tatlandırdıktan sonra tüketin.

Kansere Karşı Böğürtlen Kullanımı: Kanser ile mücadele eden hastalar için; yaklaşık 5 litre su içerisine 250 gram ezilmiş böğürtlen koyulur. Bu karışıma 50 gram karabaş otu eklenir ve daha sonra kaynatılır. Kaynatma işlemi, karışım yaklaşık 1,5 litre kalana kadar devam ettirilmelidir. Böğürtlen ve karabaş otuyla hazırladığınız karışımdan günde 3 bardak içebilirsiniz.

Böğürtlenin Tıbbi Kullanımı Nasıldır, Etkileri Nelerdir?

• İdrar söktürücü etkisi vardır, kolay tuvalete çıkmayı sağlar.
• Vücuda enerji katar, tonik etkisi yaratır.
• Gebe olan kadınlarda sırt kaslarını güçlendirir.
• Doku ve damar büzücü etkisi vardır.
• Ciltte meydana gelen yaraları iyileştirir, ağrıları hafifletir.
• Bayanların adet dönemlerinde aşırı kan kaybetmelerini önler.
• Özellikle basur tedavisinde sıklıkla kullanılan bir bitkidir.
• Cildi gerer ve canlandırır, bu sayede yaşlanma etkilerini azaltır.
• Diş eti kanamalarının önlenmesi için; böğürtlen yaprakları ağızda çiğnenebilir.
• İleri derece olmayan yanıkların iyileştirilmesinde etkili olur.

Böğürtlen Çayının Faydaları Nelerdir, Zayıflatır mı?

Böğürtlen çayı hazırlamak için, bitkinin yaprakları ve tomurcukları kullanılır. Tanen ve organik asitler içeren böğürtlen yaprakları, henüz çiçeklenmeden toplanır ve kurutulur. Ciddi olmayan kabızlık sorunu yaratabilir. Buna karşın diş etleri, boğaz ve bademcik iltihaplanmalarına karşı etkilidir. Böğürtlen çayının bilinen faydaları şunlardır;

• Bademcik ve boğaz iltihaplanmalarının tedavisine katkı sağlar.
• Çayının ve yapraklarının diş etini iyileştirici bir etkisi vardır.
• Kanı temizler, hücrelere iyi gelir.
• İshale karşı oldukça etkilidir.
• Böğürtlen meyvelerinin insanı tok tutan bir özelliği vardır, dolayısıyla kilo vermeye katkı sağlar.
• Böğürtlen çayı ile gargara yapılarak ağız içinde oluşan yaralar önlenebilir.
• Ödem belirtilerini önler, etkili bir idrar söktürücü özelliği vardır.
• Hipertansiyon hastalarında tansiyonun düşürülmesine yardımcı olur.
• C vitamini ve antioksidan özellikleri hücrelerin yaşlanmasını geciktirir.
• Damar sistemine karşı olumlu etkileri vardır, öksürüğü keser.
• Yaşlılık nedeniyle ortaya çıkan hafıza sorunlarına karşı önleyici bir özelliği vardır.

Böğürtlenin genellikle kişiyi tok tutan bir etkisi vardır. İçerdiği mineraller, asitler ve vitaminlerin de birçok fonksiyonu mevcuttur. Vücuda enerji katar ve damar sağlığı üzerinde olumlu etkileri vardır, ayrıca kilo sorunu olanlar için de faydalı bir meyvedir. Yemek ihtiyacını kısmen azaltır, çünkü tok tutucu özelliği vardır. Bunların yanı sıra vücuttaki kan şekeri seviyelerini değiştirmez ve böylece kilo vermede etkili olur.

Böğürtlen Şurubu Nasıl Hazırlanır?

Böğürtlen şurubu hazırlamak için gereken malzemeler; 4 bardak su, 3 bardak böğürtlen (su bardağı ile), 1 su bardağı toz şeker. 3 bardak böğürtleni bir mikserde iyice ezin ve daha sonra uygun boyda tencereye koyun. Şekerini ve suyunu ekledikten sonra kaynayana kadar bekleyin. Bir taşım kadar kaynadıktan sonra ocağı kısın ve şurubu uygun bir kavanoza dökün. Kavanozun kapağını kapatın ve hemen ters çevirin. Şurubu kullanmak istediğinizde, 1 tatlı kaşığı alın ve su dolu bardağın içine atarak güzelce karıştırın.

Böğürtlenin Zararı ve Yan Etkisi Var mıdır?

Her şifalı bitkide olduğu gibi, yanlış tüketilmesi halinde böğürtlenin de bir takım yan etkileri olabilir. Bunun yanı sıra iyice yıkanmadan tüketilmemelidir.

• Böğürtlenin aşırı miktarda tüketilmesi ishale neden olabilir.
• Bazı kişilerde su kaybına yol açabilir.
• Yıkanmadan tüketilmesi halinde şiddetli karın ağrısına sebebiyet verebilir.

Böğürtlenin yaklaşık 180 gramında 420 kalori bulunmaktadır. Aynı zamanda 200 IU vitamin A, 4 gr protein, 20 gr yağ, 60 gr karbonhidrat, 390 miligram sodyum ve 10 miligram kolesterol vardır. Yıkanmış ve taze olarak tüketilen böğürtlenin herhangi bir zararı ya da yan etkisi mevcut değildir, ancak fazla miktarda tüketilmemelidir. Böğürtlen tüketiminde dikkat edilmesi gereken hususlardan biri de, bilhassa yol kenarlarında yetişenlerin tüketilmemesi gerektiğidir. Aksi halde havanın zararlı maddelerine ve tozlara maruz kalan böğürtlenler, ciddi sorunlara yol açabilir. Şayet bahçeli bir eviniz varsa, kendiniz de böğürtlen yetiştirebilirsiniz. Böylece hem taze, hem de doğal olarak yetiştirdiğiniz böğürtlenleri korkmadan tüketme şansınız olur.